İstanbul Adet Düzensizliği
Adet düzensizliği, adet kanamalarının 21 günden daha kısa veya 35 günden daha uzun aralıklarla gerçekleşmesidir. Aynı zamanda adet kanamalarının normalden daha kısa veya uzun sürmesi ve kanama miktarındaki belirgin değişimler de adet düzensizliğine işaret edebilir.
Menstrüasyon (adet kanaması) (regl kanaması), ovulasyondan (yumurtlamadan) 10-14 gün sonra meydana gelir. Düzenli ovulasyonu olan ve menstrüasyon gören kadınlarda, endometrium her ay gebelik için hazırlanır. Kadın gebe kalmazsa, endometrium, menstrüel dönemde dökülür. Bu, kendini adet kanaması olarak gösterir. Menopozda ovulasyon artık olmadığı için endometriumun büyümesi ve dökülmesi olmaz. Yani kanama beklenmez. Normal koşullarda, her menstrüasyon kanmasının günlük 5 pedden az olması ve 2-7 gün sürmesi beklenir. 24-35 günde bir adet görülmesi normal karşılanabilir. Bu düzenin bozulması, adet düzensizliği olarak tanımlanır.
Yazımızın devamında ‘’Adet düzensizliği neden olur?’’, ‘’Adet düzensizliği tanısı nasıl konulur?’’ ve ‘’Adet düzensizliği tedavisi nasıl yapılır?’’ gibi merak edilen sorulara yanıt vereceğiz. Adet düzensizliği ile ilgili daha fazla bilgi almak için ise Prof. Dr. İlker Kahramanoğlu ile iletişime geçebilirsiniz.
Adet Düzensizliği Nedir?
Adet düzensizliği, adet kanamalarının meydana gelme sıklığı, kanama süresi ve kanama miktarıyla alakalı sorunlardır. Adet düzensizliği kapsamında değerlendirilebilecek sorunlar arasında şunlar yer alabilir:
Hipermenore: Adet kanaması miktarının normale göre çok fazla olması.
Hipomenore: Adet kanaması miktarının normale göre çok az olması.
Menometroraji: Adet kanamalarının düzensiz aralıklarla fazla miktarda olması.
Menoraji: Adetin normale göre uzun sürmesi.
Metroraji: Düzensiz aralıklarla adet olma.
Oligomenore: Adet döngüleri arasında 35 günden fazla olması.
Polimenore: Adet döngüleri arasında 21 günden az olması.
Buradaki tanımlamalar, tedavi sürecinin nasıl olacağını fazlasıyla etkilediği için oldukça önemlidir.
Adet Neden Düzensiz Olur?
Adet döngüsünün sağlıklı bir şekilde devam etmesi, hormonların seviyesine ve kadınların genel sağlık durumlarına bağlıdır. Eğer buralarda birtakım sorunlar meydana gelirse, adet döngüsünün düzensiz olması tetiklenebilir. Başlangıçta adet gecikmesi veya erken adet görme görülebilir ve bir süre sonra adet düzensizliği yaşandığı net bir şekilde anlaşılır. Adet düzensizliği nedenleri şu şekilde sıralanabilir:
- Hormon değişiklikleri (prolaktin yüksekliği, tiroid hormonu bozukluğu).
- Polikistik over sendromu.
- Rahim içinde görülen miyomlar.
- Kullanılan ilaçların yan etkileri.
- Aşırı stres, yeme bozuklukları.
- Bazı doğum kontrol yöntemleri (doğum kontrol hapı, rahim içi araç (spiral))
- Rahim içi polipler.
- Rahim içindeki diğer yapısal sorunlar.
- Adenomyozis.
- Rahim kanseri.
Burada belirtilen unsurlar, her kadında adet düzensizliğine neden olmayabilir. Ancak yukarıdaki nedenler, adet düzensizliğinin en yaygın sebepleridir.
Her yaş grubunda, adet düzensizliği farklı sebeplerden kaynaklanır ve farklı öneme sahiptir.
Adet Düzensizliği Tanısı Nasıl Konur?
Sağlıklı bir kadında, adet döngüsü belirli aralıklarla ve her ay devam eder. Adet düzensizliği; 15 günde 1 adet görme ya da hiç adet görememe gibi farklı şekillerde olabilir. Genel olarak adet düzensizliği belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
- Adet kanamasının düzenli aralıklarla olmaması.
- Kanama miktarının aşırı fazla ya da çok az olması.
- 21 günden kısa; 35 günden fazla sürede adet olmak.
- Kanama süresinin 2 – 7 günden az ya da fazla olması.
- 3 ayı geçmesine rağmen adet kanamasının görülmemesi adet düzeni ile ilgili sorunların olduğuna işaret eder. Genellikle bu belirtilerin bir ya da birkaçı bir arada görülür.
Ancak bu şikâyetlerin fizyolojik bir sorundan kaynaklanıp kaynaklanmadığını anlamak için hastanın detaylı olarak değerlendirilmesi gerekir. Hastanın anamnezi, jinekolojik muayene ve ultrason ile yapılacak görüntülemeler ile gerektiğinde kan testlerinden de yararlanılarak, adet düzensizliğinin tanısı konulabilir. Gerekli durumlarda biyopsi de yapılabilir.
Adet Düzensizliği Nasıl Tedavi Edilir?
Adet düzensizliği tedavisi için öncelikle tanının konması gerekir. Geçici adet düzensizlikleri, tedavi verilmeden önerilerle takip edilip çözülebilir. Adet düzensizliği yönetiminde amaç, altta yatan sorunun belirlenmesi ve buna yönelik tedavi verilmesidir. Bu amaçla, jinekolojik muayene, kan testleri ve bazen de endometrial biyopsi gerekebilir. Altta yatan nedene göre, ideal tedavi düzenlenir. Birçok durumda müdahalesiz yönetim mümkünken, bazı durumlarda ilaç tedavileri gerekebilmektedir. Günümüzde, histeroskopik ve laparoskopik cerrahi sayesinde rahimdeki birçok patolojik sorunun tedavisi kolayca yapılabilmektedir.
Adet Düzensizliğinde Hormonlu Spiral (Mirena)
Mirena, gestagen türevi olan levonorgestrel içeren rahim içi araçtır. Halk arasında hormonlu spiral olarak bilinir. Doğum kontrol yöntemleri içerisinde en güvenilir yöntemlerden birisidir. Bunun yanında, uygun hastalarda düzensiz veya artmış kanamaların tedavisinde, rahim kanseri öncü lezyonları olan endometrial hiperplazi tedavisinde ve çocuk istemi olup erken evre endometrium kanseri hastalarının tedavisinde de kullanılır.
Yerleştirilmesi oldukça basittir. Doğum yapmış kadınlarda bir dakika içerisinde ağrısız olarak rahim içine yerleştirilir. Doğum yapmamış kadınlarda, bazı durumlarda sedatif analjezi altında ağrısız yerleştirmek mümkündür.
Mirena (hormonlu spiral) yerleştirildikten sonra günlük 10-20 mcg levonorgestrel salgılar. Sistemik dolaşıma minimum ölçüde geçer. Etkisi yerleştirildiği rahim içi üzerinedir. 7 yıla kadar etkinliği sürmektedir. Mirena, takıldıktan sonra ilk birkaç ay düzensiz kanamaya yol açabilse de sonrasında kanamaların azalması ve düzene girmesi beklenir. Bazı kadınlarda hormonlu spirale bağlı adetten kesilme görülebilir. Bu durum, menopozla ilişkili değildir. Mirenanın çekilmesiyle düzelme izlenir.
Kanamanın sebebi myom, polip gibi organik sebep olan bazı hastalıklarda Mirena etkili olmayabilir. Jinekolojik muayene ile düzensiz kanama için hormonlu spiral gerekliliğine karar verilir.
Adet Düzensizliği Tedavisi
Adet düzensizliği, ergenliğin ilk aşamalarında normal kabul edilen bir durumdur. Ancak adet kanamaları başladıktan 2 yıl sonra halen devam eden adet düzensizliğinin mutlaka değerlendirilmesi gerekir. Adet düzensizliği menopoz döneminden önce başladığında da rahimde polip, miyom ve rahim duvarı kalınlaşması gibi birçok önemli soruna işaret edebilir. Bu nedenle adet düzensizliğinin deneyimli bir jinekolog eşliğinde değerlendirilmesi ve uygun tedavi sürecinin başlatılması gerekir.
Adet düzensizliği tedavisi ve diğer kadın hastalıkları hakkında tüm merak ettikleriniz için Prof. Dr. İlker Kahramanoğlu’na danışabilirsiniz.