Miyom Tedavisi İstanbul
Miyomlar, üreme çağındaki kadınların yaklaşık %30’unda görülen, genellikle iyi huylu tümör yapılarıdır. Rahimde bulunan düz kas yapılarının çoğalmasıyla meydana gelirler ve %1 oranında kötü huylu tümörlere dönüşürler. Ancak miyomların aşırı büyümesi, gebelik ve adet düzeni ile ilgili sorunlara neden olabilir. Bu nedenle kadın sağlığını olumsuz etkileyebilir. Aşırı büyük olan ya da konumu nedeniyle üreme sisteminde farklı sorunlara yol açan miyomların tedavisinde ise en başarılı yöntem cerrahidir. Laparoskopik ya da histeroskopik cerrahi ile yapılan miyom tedavilerinden sonra, hastalarımız kısa sürede günlük yaşamlarına dönebilir ve sağlıklı bir üreme sistemine sahip olabilirler.
Miyom Nedir?
Uterus myomları, uterusun en sık karşılaşılan, genel olarak myometrium düz kas ve fibröz doku hücrelerinden kaynaklanan benign tümörü olup fibroid, fibromyom, myoma ve leiomyoma gibi terimlerle tanımlanmakta ise de daha çok myoma veya halk arasında myom (miyom) terimi kabul görmüştür. Rahim (uterus), düz kastan oluşmaktadır.Myomlar, rahimdeki düz kastan gelişen iyi huylu büyümelerdir. İyi huylu bir myomun kansere ilerleme olasılığı oldukça azdır.
Rahimde Miyom Belirtileri Nelerdir?
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi rahimdeki miyomlar çoğu zaman belirti vermezler. Ayrıca farklı miyom türleri, rahimde farklı işlev bozukluklarına neden olabilirler. Bunları daha detaylı inceleyecek olursak:
Intramural Miyomlar
Genellikle hiçbir belirti vermeyen, en zararsız kabul edilen miyomlardır. Belirti vermeleri için çok büyük boyutlara ulaşmaları gerekir. Rahme gömülü durumda bulundukları için aşırı büyüdüklerinde rahim duvarına baskı yapmaya başlarlar. Bu durum; adet kanamasının miktarının değişmesine, adetin normalden uzun ya da kısa sürmesine neden olabilir. Aynı zamanda rahme yaptığı baskı, kabızlık şikâyetine de yol açabilir.
Submuköz miyomlar
Submuköz miyomlar diğer miyom türlerine göre daha fazla belirti verir. Submuköz miyomlar, rahim iç duvarına yerleşen miyomlardır. Dolayısıyla rahim iç duvarının genişlemesine neden olurlar. Bu durum anormal kanamalara, adet düzensizliğine yol açabilir. Ayrıca, doğrudan gebeliği etkiler. Erken doğum, düşük veya kısırlığa neden olan miyom türlerinin birçoğu bu miyomlardır. Eğer çift kısırlık tedavisi için tüp bebek ya da aşılama tedavisi düşünüyorsa, bu durumda submuköz miyomların çoğunlukla cerrahi ile çıkarılması gerekir.
Subseröz Miyomlar
Rahmin dış bölgesine doğru büyüyen miyomlardır. Dolayısıyla çoğu zaman adet düzeni ya da gebelik ile ilgili sorunlara neden olmazlar. Subseröz miyomların en belirgin özelliği; büyüdükçe karın ve kasık ağrısına neden olmasıdır.
Miyom Kimlerde Görülür?
Miyomlar, üreme çağındaki tüm kadınlarda görülebilir. Hatta rutin jinekolojik muayeneler sırasında en çok karşılaştığımız bulguların başında gelirler. Ancak bazı kadınlarda, miyom riskinin daha fazla olduğunu söyleyebiliriz:
- Doğum yapmamış kadınlarda
- Aşırı kilo ve obezite sorunu olan kadınlarda
- Tekrarlayan düşük olgularında miyom görülme olasılığı daha yüksektir.
Miyom Tanısı Nasıl Konur? Miyomlar Ultrasonda Görülür Mü?
Miyomlar, ultrasonda kolayca görülürler. Bu nedenle rutin kontroller sırasında, ek bir tahlile gerek duymadan, miyom tanısı konulabilir. Ancak miyomların bulunduğu bölge tam olarak görüntülenemiyorsa ya da hekim miyomun durumunu daha detaylı değerlendirmek istiyorsa histeroskopi ile rahmin içini görüntüleyebilir. Histeroskopi, hem tanı hem de tedavi için uygulanan bir işlem olduğu için aynı anda miyomların tedavisi de yapılabilir.
Miyom Tedavi Edilmezse Ne Olur? Tehlikeli Midir?
Miyomlar çok nadir kanseröz özellik gösterirler. Bu nedenle vücutta bulunmaları tehlikeli değildir. Ancak yapı olarak zararsız olsalar da boyutlarına ve bulunduğu bölgeye göre riskli olabilirler. Bu durumda miyomların cerrahi uygulamalarla tedavi edilmesi gerekir.
Miyom Tedavisi Nasıl Olur?
Intramural miyomların birçoğunda gözlem yeterlidir. 6 ayda bir yapılan, düzenli jinekolojik muayene sırasında miyomların durumu gözlenir. Eğer miyomda büyüme varsa, büyümenin nasıl ilerlediği ve oluşturabileceği hasarlar değerlendirilir.
Ancak submuköz gibi rahmin iç bölgesinde olan miyomlar, gebeliği engelleyebilir. Bu durum, kısırlığın nedeni olduğu gibi tedavi edilmediğinde kısırlığın ortadan kaldırılmasını da engeller. Dolayısıyla bu yapıdaki miyomların cerrahi ile alınması tercih edilir. Submuköz myomu olup gebe kalan kadınlarda, düşük ve erken doğum ihtimali artmıştır.
Miyom tedavisinde en sık kullanılan cerrahi yöntemler ise histeroskopi ve laparoskopidir. Bu yöntemler, “kapalı miyom ameliyatı” teknikleri olarak da bilinir.
Histeroskopi ile Miyom Ameliyatı
Rahmin içerisine gönderilen yüksek çözünürlüklü kamera ile rahim içerisi detaylı olarak incelenir. Miyom tespit edildikten sonra da çıkarılması için gerekli cerrahi müdahale yapılabilir.
Laparoskopi ile miyom ameliyatı ise karna açılan mikro deliklerden yapılır. “Laparoskop” adı verilen, yüksek çözünürlüklü cihaz, bu deliklerin birinden karın ve kasık bölgesine ulaşır. Diğer deliklerden ise cerrahi müdahale yapılabilir.
İstanbul Miyom Tedavisi
Miyom tedavisinde kullanılan kapalı ameliyat teknikleri, kişinin kısa sürede günlük yaşamına dönmesini sağlar. Açık miyom ameliyatlarındaki gibi büyük ve derin kesiler yapılmadığı için yaralar kısa sürede iyileşir. Üreme sistemi için risk oluşturabileceği düşünülen miyomların ihmal edilmemesi ve zamanında tedavi edilmesi önemlidir.
İstanbul’da miyom tedavisi hakkında tüm merak ettikleriniz için Doç. Dr. İlker Kahramanoğlu ile iletişime geçebilirsiniz.
